Onunla daha Sugel

2011'de girdi hayatımıza. İsmini Meryem Ana'dan alan biri olarak Meral Okay'ın eşsiz kaleminden Hürrem Sultan'ı oynadı. Arkasını birçok film ve dizi takip etti. Ve şimdi "Ru" isimli dizide hayat verdiği Reyan karakteri ile önyargıları havai fişek gibi patlatıp, cesareti ile üzerimize empati yıldızları yağdırıyor. Hazırsanız Meryem Uzerli başarısının ve onu çok sevmemizin hiç de tesadüf olmadığının hikayesi başlıyor.

- SIBEL ARNA

Bana göre devrimci ve şifacı bir kadın Meryem Uzerli. O kendine has melodik Türkçesi ile satır aralarında öyle önemli şeyler söylüyor ki...

Bize hep iyi geliyor. Ezber bozuyor, risk alıyor. "Hayat felsefem 'aynı yerden geliyoruz aynı yere gideceğiz ilkesi üzerine kurulu. Dünyada mola verdik ve sadece misafiriz. Bu molayı en güzel sekilde kullanmak istiyorum. Hepimiz insanız, hepimizin damarlarında aynı kan var. Ben senden önemli değilim, sen de benden." diyor.

O'li yıllarda evlenmiş boşanmış iki erkek çocuğu sahibi Alman bir kadına (Ursula) çok aşık olup evlenmiş Türk bir erkek (Hüseyin) hayal edin.

Meryem Uzerli atomu parçalamaktan bile zor olduğu düşünülen önyargıları sevgiyle parçalayan bu ailenin ikinci kızı olarak dünyaya gelmiş. Bu durum Meryem'in esitlikçi, dünyayı iyilikle, sevgiyle ve mutlulukla yasamak isteyen bir kadın olmasının temelleri aslında...

Babam annemi çok sevdi, iki abime de harika babalık yaptı. Yani böyle bir insan olmamın startını bu davranışlarıyla babam verdi. Annem Katolik, babam Müslüman. Çok toleranslı büyüdüm. Ailemde en önemli şey karşındaki insanı sevmek ve olduğu gibi kabul etmekti." B yeteneklerimizi besleyecek aktivitelere yönlendirirlerdi.

Bugün hala en yakın arkadaşlarım arasında olan ve yuvada aşkını reddettiğim için beni o gün inek vücuduyla resmeden yuva arkadaşım Martin Werthmann bugün çok ünlü bir ressam oldu. Los Angeles'ta harika bir galerisi var, eserleri Brad Pitt dahil pek çok Hollywood ünlüsünün koleksiyonunda."