Yildizen ardındaki hikaye

Dünya Kadınlar Günü'nü kutlamak amacıyla, oyuncu Cemre Baysel ile bir araya geldik. Sinema ve televizyon dünyasının öne çıkan yeteneklerinden biri olan Cemre, bu özel röportajda gerçek hikayelerin anlatım gücünü, bir oyuncu olarak geçirdiği dönüşüm yolculuğunu ve kadın hikayelerinin ilham ve güçlenme için daha geniş bir alan bulduğu bir geleceğe dair vizyonunu bizimle paylaştı.

- FARAH KREIDIEH

Mart, kadınları ve başarılarını kutlama ayı. Senin için Dünya Kadınlar Günü ne ifade ediyor?

Bu gün, kadınların tarih boyunca karşılaştığı zorlukları, kazandıkları hakları ve eşitlik için devam eden mücadeleyi hatırlatıyor. Ancak benim için bu sadece geçmişe bakmakla ilgili değil, aynı zamanda geleceğe dair umut dolu bir bakış açısı kazanma fırsatı. Başarılarımızı ve birbirimize destek olduğumuzda sahip olduğumuz gücü kutlamak için önemli bir gün.

Sinema ve televizyonda kadınların anlatılarını yeniden şekillendirmek konusunda kendini sorumlu hissediyor musun? Güçlü kadın karakterler canlandırmak senin için ne anlama geliyor?

Kesinlikle. Seyircinin ekranda güçlü, bağımsız ve gerçekçi kadın hikayeleri görmesi çok önemli. Bu yüzden rollerimi dikkatle seçiyorum. Kadın odaklı projelerde yer almak bana büyük bir güç veriyor. Oyunculuk önemli bir alan ve kadın hikâyelerinin çeşitliliği arttıkça, kadınlar kendilerini daha fazla bu hikayelerde bulabilir.

Milyonlarca insana ulaşan bir kitlen var. Sesini diğer kadınlara ilham vermek için nasıl kullanıyorsun?

Bence en büyük ilham kaynağı, gerçekçi ve samimi olmak. Kimse mükemmel değil; hepimiz başarılar elde ediyoruz, düşüyoruz ve öğreniyoruz. Bunu işime ve sosyal medyaya yansıtmak benim için önemli. Kadın dayanışmasının değerini vurgulamayı seviyorum ve birbirimize alan açmanın önemine inanıyorum. Hatta sektörde kadın yönetmenler, senaristler ve ekip üyeleriyle çalışmayı tercih etmem de destekleyici bir ortam yaratıyor.

Bugüne kadar seni en çok değiştiren rol hangisiydi?