Gardırobumdaki SANAT GALERİSİ

YAZ KOLEKSİYONLARI RESİM BAŞTA OLMAK ÜZERE ÇEŞİTLİ SANAT DALLARINDAN ALDIKLARI İLHAMLA KIYAFETLERİMİZİ BİRER SANAT ESERİNE DÖNÜŞTÜRÜYOR VE MODANIN SANAT AŞKININ HİÇ BİTMEDEN DEVAM ETTİĞİNİ BİR KERE DAHA GÖSTERİYOR.

- SELİN MİLOŞYAN

Sahnenin tam ortasına yerleştirdiği İngiliz sanatçı Tracey Emin’in bronzdan kuş heykeliyle modanın sanatla ilişkisine, defile mekanı ve müzeler arasındaki bağa incelikli bir gönderme yapan Loewe, bu sağlam ilişkiyi İlkbahar/Yaz 2025 defilesinde asıl kıyafetleri aracığıyla yansıttı. Ünlü müzisyenlerden Chopin, Mozart ve Bach’ın suretleri Loewe tişörtlerinde hayat bulurken Hollandalı ressam Vincent van Gogh’un “Ayçiçekleri” serisi ve “Süsenler” tablosu da yine moda ve Loewe’nin üstleri aracılığıyla 19. yüzyıldan günümüze ulaşıp bugünün sanat ve modaseverleriyle buluştu.

Vincent van Gogh’un resimlerini moda dünyasına taşıyan tek tasarımcı Loewe değil. Sanattan ama özellikle resim sanatından çok fazla etkilenen Fransız modacı Yves Saint Laurent İlkbahar/Yaz haute-couture 1988 koleksiyonunda Loewe’nin kullandığı “Ayçiçekleri” serisiyle yine van Gogh’un “İrisler” tablosunu 600 saat süren işlemelerle ceketlerine yansıtmıştı.

Ressamların ünlü eserlerinin baskılarını moda parçalarında yorumlayan en güncel isimlerden Jacquemus da Cézanne’ın, Matisse’in, Cocteau ve Miró’nun çalışmalarını ustalıkla gömleklerine kopyaladı.

Günümüz defilelerine dönersek resim sanatının yaz koleksiyonlarında oldukça baskın olduğunu görüyoruz. Soyut empresyonizmin temsilcisi Lee Krasner’ın pembe ve yeşil tonlarındaki fırça darbeleri Amerikalı moda tasarımcısı Ulla Johnson’ın elbiselerinde desenlere dönüşmüş. İsveçli tasarımcı Ellen Hodakova Larsson’ın çocukluğundan ve duygularından izler taşıyan yaz koleksiyonunda da tabloyu andıran siluetler göze çarpıyor.