Küresel ekonomi açısından 2025 yılı, ABD’de 20 Ocak’ta resmen başlayacak ikinci Trump dönemi ile sembolize edilen yeni bir değişim dönemi olarak tanımlanıyor. İkinci kez ABD Başkanlık koltuğuna oturacak olan Trump döneminde, küresel ticaret savaşlarında yükselecek tansiyon ve Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) ‘bağımsız’ duruşunu devam ettirip ettiremeyeceğine dair soru işaretleri artıyor. Bu süreçte yüksek enflasyonla mücadele eden Türkiye’de uygulanan para ve maliye politikasının geleceğini Koç Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp ile konuştuk.
Donald Trump’ın gümrük duvarları ve FED üzerine açıklamalarını düşündüğünüzde, sizce 20 Ocak’tan sonra neler olabilir?
Trump, popülist ve güçlü bir lider. Seçim döneminde seçmenin kulağına hoş gelecek vaatleri vermekten çekinmiyor. Ancak o koltuğa oturduğu zaman konuları daha farklı değerlendirebilir. Örneğin; önceki hafta “FED başkanı J. Powell’ı görevden almayı düşünmüyorum” diyerek bu konudaki söylemini değiştirdi. Oysa kampanya döneminde “Powell’ı görevden alacağım” ve “FED’in içinde alınan kararlar ben de katılacağım” gibi çok uç söylemleri vardı. Trump’ın bundan sonra ne diyeceğini bilmiyorum ama neyi yapamayacağını biliyorum. Çünkü ABD’de kurumlar halen çok güçlü. FED’in de kurumsal yapısını koruyacak bir sistem söz konusu. Trump ne Powell’ı görevden alabilir ne de FED’in kararlarına karışabilir.
Trump’ın en çok dile getirdiği ticarette korumacı duvarlar inşa etme planı, ABD ve dolayısıyla dünya ekonomisini nasıl etkiler?
Esta historia es de la edición Aralık 22 2024 de Ekonomist.
Comience su prueba gratuita de Magzter GOLD de 7 días para acceder a miles de historias premium seleccionadas y a más de 9,000 revistas y periódicos.
Ya eres suscriptor ? Conectar
Esta historia es de la edición Aralık 22 2024 de Ekonomist.
Comience su prueba gratuita de Magzter GOLD de 7 días para acceder a miles de historias premium seleccionadas y a más de 9,000 revistas y periódicos.
Ya eres suscriptor? Conectar
Değişen dinamiklere uyum dönemi
Değişen iş gücü dinamiklerine uyum sağlayan insan kaynakları departmanlarının 2025 yılı gündeminde ücret politikaları, esnek çalışma, yapay zeka, yetenek yönetimi ve hibrit çalışma gibi başlıklar olacak.
İhracat kayıplarını 2025'te telafi edecek
2024 yılını olumsuz koşullara rağmen yaklaşık 30,5 milyar dolarlık ihracatla tamamlayan kimya sektörü 2025'te hedef büyüttü. 700 bin kişiye istihdam sağlayan sektör, faaliyete girecek Kimya Teknoloji Merkezi ile 2025'te 35 milyar dolarlık ihracat hedefliyor.
2025 sektör için zorlu bir yıl olabilir
2024 yılında yüksek enflasyon, dolar bazında yüksek fiyatlar ve turist sayılarındaki düşüş gibi sorunlarla mücadele eden perakende sektörü için 2025 de kolay bir yıl olmayacak. Sektör, dijitalleşmeye yatırım yapmaya ve verimlilik projelerine odaklanacak.
Yılın ikinci yarısında hareket bekleniyor
Gayrimenkul sektörü, ekonomide sıkılaştırma politikalarına ve gayrimenkul, yüksek kredi faiz oranlarına rağmen 1,4 milyona yaklaşan konut satışı ile 2024'ü hareketli geçirdi. 2025 yılının ikinci yarısında kredi musluklarının açılmasıyla 1,3 milyon konut satışı bekleniyor.
2025'te tüm gözler fiyat artışında olacak
Tarım ve hayvancılık sektörü savaş, enflasyon ve kuraklığın da etkisiyle fiyat artışlarından en çok etkilenen alan olurken, gözler 2025 yılına çevrildi. Her ne kadar beklentiler iyimser olsa da enflasyon dinamikleri gıdada fiyat artışlarının gelecek yıl da devam edeceğini gösteriyor.
Kurulu güçte yenilenebilir enerjinin payı artıyor
115 bin MW'i bulan Türkiye'nin enerji kurulu gücünde 2025'te 7 bin MW'ı aşan kapasite artışı planlanıyor. Kurulu gücün yüzde 55'inin yenilenebilir kaynaklardan karşılandığı sektörde, önümüzdeki dönemde de büyümenin temiz enerjiden gelmesi bekleniyor.
Sektör 1 milyon barajına oturdu
Otomotiv sektörü 2024 yılını 2023 yılına paralel yaklaşık 1,2 milyon adet seviyesinde tamamladı. Kredi maliyetleri ve matrah oranlarına dikkat çeken sektör temsilcileri, bu olumsuz etkilere rağmen sektörün artık 1 milyon adetler seviyesine oturduğunu söylüyor.
"Neoliberal dönem bitiyor 2025 belirsizliklerle geliyor"
Ekonomide yaşanan güç kaymasını neoliberal dönemin bitişi olarak yorumlayan Siyaset Bilimci Soli Özel, \"Dünya 2025 yılına siyaset ve ekonomide belirsizliklerle giriyor\" diyor. Özel, yeni bir dünya savaşı ihtimalini de düşük buluyor.
"Kritik kurumların itibarı yasalarla yükseltilmeli”
2025'te enflasyonun kontrol altına alınabilmesi için ekonomi ile ilgili kritik kurumların itibarını güçlendirecek yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirten Prof. Dr. Hakan Kara, \"Bu durumda, 2026'dan itibaren bir çıkış döneminin yaşanması mümkün” diyor.
“Enflasyonun nedenini azaltacak reformlar yok"
2025'e girerken Türkiye'de hala maliye politikalarının para politikalarını desteklemekten uzak olduğunu vurgulayan Koç Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, \"Enflasyonun yapısal nedenlerini azaltacak reformlar maalesef yok\" diyor.