DOKTORA SORUN Benim şahsi Frida'm

Sen kim misin Frida? Herkesin Frida'sı kendine. Ama şahsi Frida'mdan bahsetmek gerekirse; sen sadece bir ressam değil, aynı zamanda karmaşık duyguların, tutkuların ve acıyla yoğrulsa da tükenmeyen cinsel hazzın ayakları yere basan temsilcisisin.

- DOÇ. DR. GÖKÇEN ERDOĞAN

Saçlarında çiçekler var. Renk renk çiçekler. Ömründe açamayan çiçekler. Ama olsun! Bir renk tutturmuşsun, gidiyorsun işte yıllardır. Frida seni seviyorum ve acımıyorum sana, hayır. Aslında senin yazmadığın ama yayılıp duran mektuplarda olduğu kadar aglak ve kırılgan bulmuyorum seni ki öyle olmak da ayıp değil. Onlar instagram dünyasının etkileşim hileleri; hoş gör. Sevmiş, sevilmiş, aldatılmış ve bilinir, bilinmez- ama aldatmış bir kadın olarak; Meksika Devrimi'ni doğum tarihi belleyecek kadar bilinçli, yalnızlığıyla baş etmek için kendi sanatını yaratacak kadar farklı ve erkeksi göründüğünde kadınlığından çalmayacak kadar güçlü bir kadın olarak görüyorum seni. Var olan her şeyine sahip çıkmış bir kadın olarak. Buna aşkı da dahil. Bir gün bir mektup yazıyorsun Diego'ya.

"Diego'm. Gecenin aynası. Gözlerin tenimde yeşil kılıçlar. Ellerimizin arasında dalgalar. Tamamın seslerle dolu bir boşlukta - gölgede ve ışıkta. Sana rengi yakalayan 'okzorkrom' dediler. Bana 'kromofor - renk veren. Sen sayıların tüm kombinasyonlarısın. Hayat. Dilegim çizgileri şekilleri tonları hareketi anlamak. Sen gerçekleştiriyorsun ve ben alıyorum. Sözün boşlukta seyahat edip benim yıldızlarım olan hücrelerime ulaşıyor, sonra senin hücrelerine gidiyor ki onlar da benim işığım."