KPMG, küresel çapta fintech’lere yatırımları mercek altına aldığı ‘Pulse of Fintech’ Raporu’nun 2024 yılının ilk yarısına ait sonuçları açıkladı.’ Pulse of Fintech’ Raporu’na göre; 2024 yılının ilk yarısı, jeopolitik belirsizliklerle ve yüksek faiz oranlarıyla ilgili devam eden endişelerin etkisiyle küresel fintech pazarı için zorlu bir dönem olarak kayıtlara girdi.
Rapor sonuçları; bu yılın ilk yarısında toplam küresel fintech yatırımlarının 2023 yılının ikinci yarısına kıyasla 62,3 milyar dolardan 51,9 milyar dolara gerilediğini ortaya koyuyor. Bunun da 2020 yılının ilk yarısından bu yana görülen en düşük altı aylık fintech yatırım miktarı olduğuna dikkat çekiliyor.
Tüm bölgelerde gözle görülür düşüşler var
‘Pulse of Fintech’ Raporu’nun 2024 yılının ilk altı aylık dönemine ait sonuçları; fintech yatırımlarında tüm bölgelerde gözle görülür düşüşler yaşandığını da gösteriyor. Araştırma sonuçlarına göre; 2024 yılının ilk yarısında Amerika’da toplam fintech yatırımları 38,5 milyar dolardan 36 milyar dolara geriledi. Benzer şekilde toplam fintech yatırımlarının da Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’da (EMEA) 19,1 milyar dolardan 11,4 milyar dolara, Asya Pasifik’te (ASPAC) ise 4,6 milyar dolardan 3,7 milyar dolara düşüş gösterdiği kaydediliyor.
Büyük yatırımlar ABD ve Avrupa’ya yapıldı
Bu hikaye Ekonomist dergisinin Kasım 10 2024 sayısından alınmıştır.
Start your 7-day Magzter GOLD free trial to access thousands of curated premium stories, and 9,000+ magazines and newspapers.
Already a subscriber ? Giriş Yap
Bu hikaye Ekonomist dergisinin Kasım 10 2024 sayısından alınmıştır.
Start your 7-day Magzter GOLD free trial to access thousands of curated premium stories, and 9,000+ magazines and newspapers.
Already a subscriber? Giriş Yap
Değişen dinamiklere uyum dönemi
Değişen iş gücü dinamiklerine uyum sağlayan insan kaynakları departmanlarının 2025 yılı gündeminde ücret politikaları, esnek çalışma, yapay zeka, yetenek yönetimi ve hibrit çalışma gibi başlıklar olacak.
İhracat kayıplarını 2025'te telafi edecek
2024 yılını olumsuz koşullara rağmen yaklaşık 30,5 milyar dolarlık ihracatla tamamlayan kimya sektörü 2025'te hedef büyüttü. 700 bin kişiye istihdam sağlayan sektör, faaliyete girecek Kimya Teknoloji Merkezi ile 2025'te 35 milyar dolarlık ihracat hedefliyor.
2025 sektör için zorlu bir yıl olabilir
2024 yılında yüksek enflasyon, dolar bazında yüksek fiyatlar ve turist sayılarındaki düşüş gibi sorunlarla mücadele eden perakende sektörü için 2025 de kolay bir yıl olmayacak. Sektör, dijitalleşmeye yatırım yapmaya ve verimlilik projelerine odaklanacak.
Yılın ikinci yarısında hareket bekleniyor
Gayrimenkul sektörü, ekonomide sıkılaştırma politikalarına ve gayrimenkul, yüksek kredi faiz oranlarına rağmen 1,4 milyona yaklaşan konut satışı ile 2024'ü hareketli geçirdi. 2025 yılının ikinci yarısında kredi musluklarının açılmasıyla 1,3 milyon konut satışı bekleniyor.
2025'te tüm gözler fiyat artışında olacak
Tarım ve hayvancılık sektörü savaş, enflasyon ve kuraklığın da etkisiyle fiyat artışlarından en çok etkilenen alan olurken, gözler 2025 yılına çevrildi. Her ne kadar beklentiler iyimser olsa da enflasyon dinamikleri gıdada fiyat artışlarının gelecek yıl da devam edeceğini gösteriyor.
Kurulu güçte yenilenebilir enerjinin payı artıyor
115 bin MW'i bulan Türkiye'nin enerji kurulu gücünde 2025'te 7 bin MW'ı aşan kapasite artışı planlanıyor. Kurulu gücün yüzde 55'inin yenilenebilir kaynaklardan karşılandığı sektörde, önümüzdeki dönemde de büyümenin temiz enerjiden gelmesi bekleniyor.
Sektör 1 milyon barajına oturdu
Otomotiv sektörü 2024 yılını 2023 yılına paralel yaklaşık 1,2 milyon adet seviyesinde tamamladı. Kredi maliyetleri ve matrah oranlarına dikkat çeken sektör temsilcileri, bu olumsuz etkilere rağmen sektörün artık 1 milyon adetler seviyesine oturduğunu söylüyor.
"Neoliberal dönem bitiyor 2025 belirsizliklerle geliyor"
Ekonomide yaşanan güç kaymasını neoliberal dönemin bitişi olarak yorumlayan Siyaset Bilimci Soli Özel, \"Dünya 2025 yılına siyaset ve ekonomide belirsizliklerle giriyor\" diyor. Özel, yeni bir dünya savaşı ihtimalini de düşük buluyor.
"Kritik kurumların itibarı yasalarla yükseltilmeli”
2025'te enflasyonun kontrol altına alınabilmesi için ekonomi ile ilgili kritik kurumların itibarını güçlendirecek yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirten Prof. Dr. Hakan Kara, \"Bu durumda, 2026'dan itibaren bir çıkış döneminin yaşanması mümkün” diyor.
“Enflasyonun nedenini azaltacak reformlar yok"
2025'e girerken Türkiye'de hala maliye politikalarının para politikalarını desteklemekten uzak olduğunu vurgulayan Koç Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, \"Enflasyonun yapısal nedenlerini azaltacak reformlar maalesef yok\" diyor.