Dünyada birçok ülke hem otomobil trafiğini rahatlatmak hem de çevresel kirliliği azaltmak için ‘bisiklet dostu’ olma yolunda hızla ilerliyor. Özellikle Avrupa’da, bisiklet kullanımı ve bisiklet yollarına yapılan yatırımlar artıyor. Türkiye’de de bu konuda çalışmalar hız kazanmış durumda. Çevre dostu, trafik derdini ortadan kaldıran ve spor amaçlı da kullanılan bisiklete büyük küçük herkesin ilgisi var. Ancak bisiklette trend, elektrikli bisiklet tarafında yükselişte…Alba da bu alanda faaliyet gösteren şirketlerden.
Otokoç Otomotiv’in öncülüğünde, yüzde 100 Fibabanka iştiraki Finberg, Oyak Portföy ve Re-Pie gibi Türkiye’nin önde gelen girişim sermayesi yatırım fonlarının katılımıyla gerçekleşen son yatırım turu, Alba’nın vizyonunu daha da genişletmek adına büyük bir fırsat sundu. Mart 2024 itibarıyla Bursa Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi’nde devreye alınan yeni üretim tesisi, üretim kapasitesini artırmasına olanak tanıdı. Türkiye genelinde yaklaşık 100 bayiye ulaşan ve bu bayileri aracılığıyla hem satış hem de satış sonrası destek hizmeti sunan şirket, bu yıl toplamda 1 milyon dolara ulaşması planlanan tesis, altyapı ve makineleşme yatırımı gerçekleştirecek. “Bu yatırım, sadece mevcut kapasitemizi artırmakla kalmayacak, aynı zamanda ürün yelpazemizi genişletmemize de olanak tanıyacak” diye konuşan Alba Elektrikli Ulaşım Araçları CEO’su Bora Urş, sorularımızı şöyle yanıtlıyor:
Alba’nın faaliyet gösterdiği alanlar ve bu alanlarda sunduğunuz çözümler nelerdir?
Denne historien er fra Eylül 1 2024-utgaven av Ekonomist.
Start din 7-dagers gratis prøveperiode på Magzter GOLD for å få tilgang til tusenvis av utvalgte premiumhistorier og 9000+ magasiner og aviser.
Allerede abonnent ? Logg på
Denne historien er fra Eylül 1 2024-utgaven av Ekonomist.
Start din 7-dagers gratis prøveperiode på Magzter GOLD for å få tilgang til tusenvis av utvalgte premiumhistorier og 9000+ magasiner og aviser.
Allerede abonnent? Logg på
Değişen dinamiklere uyum dönemi
Değişen iş gücü dinamiklerine uyum sağlayan insan kaynakları departmanlarının 2025 yılı gündeminde ücret politikaları, esnek çalışma, yapay zeka, yetenek yönetimi ve hibrit çalışma gibi başlıklar olacak.
İhracat kayıplarını 2025'te telafi edecek
2024 yılını olumsuz koşullara rağmen yaklaşık 30,5 milyar dolarlık ihracatla tamamlayan kimya sektörü 2025'te hedef büyüttü. 700 bin kişiye istihdam sağlayan sektör, faaliyete girecek Kimya Teknoloji Merkezi ile 2025'te 35 milyar dolarlık ihracat hedefliyor.
2025 sektör için zorlu bir yıl olabilir
2024 yılında yüksek enflasyon, dolar bazında yüksek fiyatlar ve turist sayılarındaki düşüş gibi sorunlarla mücadele eden perakende sektörü için 2025 de kolay bir yıl olmayacak. Sektör, dijitalleşmeye yatırım yapmaya ve verimlilik projelerine odaklanacak.
Yılın ikinci yarısında hareket bekleniyor
Gayrimenkul sektörü, ekonomide sıkılaştırma politikalarına ve gayrimenkul, yüksek kredi faiz oranlarına rağmen 1,4 milyona yaklaşan konut satışı ile 2024'ü hareketli geçirdi. 2025 yılının ikinci yarısında kredi musluklarının açılmasıyla 1,3 milyon konut satışı bekleniyor.
2025'te tüm gözler fiyat artışında olacak
Tarım ve hayvancılık sektörü savaş, enflasyon ve kuraklığın da etkisiyle fiyat artışlarından en çok etkilenen alan olurken, gözler 2025 yılına çevrildi. Her ne kadar beklentiler iyimser olsa da enflasyon dinamikleri gıdada fiyat artışlarının gelecek yıl da devam edeceğini gösteriyor.
Kurulu güçte yenilenebilir enerjinin payı artıyor
115 bin MW'i bulan Türkiye'nin enerji kurulu gücünde 2025'te 7 bin MW'ı aşan kapasite artışı planlanıyor. Kurulu gücün yüzde 55'inin yenilenebilir kaynaklardan karşılandığı sektörde, önümüzdeki dönemde de büyümenin temiz enerjiden gelmesi bekleniyor.
Sektör 1 milyon barajına oturdu
Otomotiv sektörü 2024 yılını 2023 yılına paralel yaklaşık 1,2 milyon adet seviyesinde tamamladı. Kredi maliyetleri ve matrah oranlarına dikkat çeken sektör temsilcileri, bu olumsuz etkilere rağmen sektörün artık 1 milyon adetler seviyesine oturduğunu söylüyor.
"Neoliberal dönem bitiyor 2025 belirsizliklerle geliyor"
Ekonomide yaşanan güç kaymasını neoliberal dönemin bitişi olarak yorumlayan Siyaset Bilimci Soli Özel, \"Dünya 2025 yılına siyaset ve ekonomide belirsizliklerle giriyor\" diyor. Özel, yeni bir dünya savaşı ihtimalini de düşük buluyor.
"Kritik kurumların itibarı yasalarla yükseltilmeli”
2025'te enflasyonun kontrol altına alınabilmesi için ekonomi ile ilgili kritik kurumların itibarını güçlendirecek yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirten Prof. Dr. Hakan Kara, \"Bu durumda, 2026'dan itibaren bir çıkış döneminin yaşanması mümkün” diyor.
“Enflasyonun nedenini azaltacak reformlar yok"
2025'e girerken Türkiye'de hala maliye politikalarının para politikalarını desteklemekten uzak olduğunu vurgulayan Koç Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, \"Enflasyonun yapısal nedenlerini azaltacak reformlar maalesef yok\" diyor.